– Dr.Zeki YÜKSEKBİLGİLİ –
Yılbaşından bu yana devam eden Covid-19 salgını hayatımızda radikal değişikliklerin gerçekleşmesine sebep oldu ve bu değişikliklerin kalıcı olacağını söylemek hiç de yanlış olmaz. Kalıcı olarak gerçekleşecek bu değişimlerin kuşkusuz en çok etkileyeceği sektör de perakende olacak. 2020 yılında dünya ekonomisinin %1,5 ila %5 oranında daralacağı öngörülüyor ki bu daralma 1961’den beri kaydedilecek olan en büyük daralma olarak tahmin ediliyor.
Bu değişim sürecinde en önemli konu ise doğal olarak müşteriyi anlamak olacak. Uzkesici yazısında tüketicilerin Covid-19 sürecinde 5 farklı alanda davranışlar oluşturduklarını ortaya koymuş, bunlar;
• Önleyici Sağlık Tedbirlerine Odaklanma
• Stok Amaçlı Alışveriş Yapma
• Zorunlu Olmayan Ürün ve Hizmetlerden Kaçınma
• Evde Sosyalleşme
• Yeni Normlar
Tüketicilerdeki değişimi anlayabilmek adına, Barem Araştırma tarafından gerçekleştirilen Korona Günlerinde Ev Halleri Araştırması yol gösterici olabilir. Bu araştırmaya göre evde kaldığımız dönemde;
- Erkeklerin %70’i, kadınların %80’i, gençlerin %83’ü daha çok ev işi yaptığını söyledi. Yaş arttıkça ve sosyoekonomik statü yükseldikçe ev işi yapanların oranı da bir miktar azalma ortaya koyulmuş,
- Görüşülen her dört kişiden üçü (%76) mutfakta, ekmek, pide gibi her zaman yaptığından daha farklı şeyler denediğini söyledi. Kadınlar ve gençler arasında bu oran %86’ya çıkıyor. Bu denemeleri yapanların %70’i memnun olduğunu ifade etmiş,
- Daha çok kitap okuduğunu söyleyenlerin oranı %73. Gençlerde %85, AB sosyo ekonomik statü grubunda %90, öğrencilerde ise %96.
- Görüşülen kişilerin %83’ü izolasyon sırasında daha fazla TV izlediğini söyledi. İnsanların %47’si daha fazla TV izlemekten memnun olmadığını söylerken, memnun olanlar daha düşük oranda (%38).
- Görüşülen kişilerin büyük çoğunluğu daha geç yattığını (%83) ve geç kalktığını (%79) söyledi. Ancak genel olarak bundan memnun olmadıklarını da ifade ettiler. Geç yatmaktan memnun olanların oranı %33 iken memnun olmayanlar çok daha fazla (%56).
- Çoğunluk bu dönemde daha çok yemek yedi (%79) Yaş arttıkça, kilo alma korkusu ve sağlık endişesi arttığından olsa gerek, daha çok yediğini söyleyenler azalıyor. On gençten dokuzu bu dönemde daha çok yerken, 55 ve üzeri yaş grubunda 3 kişiden 2’si daha çok yiyor. Daha çok yemekten hiç memnun değiliz. Memnun olanlar %30 iken memnun olmayan %52. Memnuniyet ise 18-34 yaş grubunda %38 iken 35-54 yaş grubunda %27’ye, 55 ve üzeri grupta ise %19’a düşüyor.
Yine müşterileri doğru anlamak adına, Universal McCann (UM) Nisan ayının ilk günlerinde gerçekleştirdiği Türkiye’nin Korona Günleri Araştırması da çok değerli bilgiler sunuyor. Bu araştırmaya göre Korona günleri sonrasında toplumda tüketicileri temel bazı gruplara ayırmak mümkün;
1- Kontrollü Gergin’lerin (%21) baskın duygusu korku ve tedirginlik,
2- Endişeli’lerde (% 20) üzüntü ön planda,
3- Tedbirli Sakinler (% 16), kısmen olanaklarının uygunluğu, alınan önlemlere duyduğu güven ile tedbirini alıp gündelik hayatının ritmini neredeyse bozmadan yaşayanlar,
4- Çaresizler (% 15), öncesinde de işsizlikle boğuşan ve en fazla zarar gören grup,
5- Kırılgan Ruhsal Dengeliler (% 12) ise krize az ya da çok kaygı bozukluğu şeklinde tepki verenlerden oluşuyor,
6- Sonradan Fark Eden Tedirginler (% 9) ise geç fark etmiş olmanın, dolayısıyla yeterince tedbir almamanın tedirginliğini yaşıyor.
Bir sonraki yazımda, tüm bu değişimlerin perakendeye etkilerini ortaya koymaya çalışacağım.